Güzellik endüstrisi, zamanın izlerini yavaşlatarak daha genç bir görünüm kazanmak isteyenlere farklı seçenekler sunuyor. Basit botoks enjeksiyonlarından daha kompleks müdahalelere kadar pek çok yöntemle yaş alma sürecine müdahale edilebiliyor. Yüz yogası ise daha pürüzsüz, sıkı ve canlı bir cilt dokusuna ulaşma yolunda tüm bu tercihlere kıyasla çok daha farklı bir alternatif oluyor. Yüz kaslarını güçlendiren bir direnç egzersizi olan yüz yogası, doğal yöntemlerle cilt güzelliğini korumak isteyenler tarafından tercih ediliyor. Her ne kadar bu yöntemin faydaları, cerrahi müdahalelere kıyasla kendini daha uzun sürede gösteriyor olsa da yüz yogası hızla popülerlik kazanmaya devam ediyor.
Yüz Yogası Nedir?
Vücudun zindeliğini ve gençliğini korumak söz konusu olduğunda esnekliği artıran egzersizlerle kas sistemini güçlendirmek gerekiyor. Ancak topikal uygulamalarla desteklenen yüz bölgesinde bu gereklilik göz ardı edilebiliyor. Oysa insan yüzü, 40’tan fazla kasa sahip. Yaşlanma belirtisi olarak nitelendirilen cilt sarkması ve kırışıklıklar, tüm bu kasların esnekliğini ve direncini kaybetmesinin bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Yüz yogası, yüzün farklı noktalarına uygulanan masaj ve basınç teknikleriyle bu kasları tekrar kaldırmaya ve sıkılaştırmaya yardımcı olabiliyor. Yüz yogası hareketleri, akupresür teknikleri ile dolaşımı artırarak stresin olumsuz etkilerini de azaltabiliyor ve lenfatik sistemi uyarabiliyor. Peki, yüz yogası ne işe yarar?
Yüz Yogasının Faydaları
Yüz yogası metodunu bulan Fumiko Takatsu’ya göre gün boyunca yapılan mimikler, yüzü ince çizgiler karşısında savunmasız bırakıyor. Takatsu’ya göre yüz yogası, yüz kaslarını bilinçli olarak çalıştırdığı için kan dolaşımını artırıyor ve bölgesel sıkılaşma yaratabiliyor. Böylece kırışıklıklar, daha oluşmadan çok önce önlenebiliyor.
Daha önemlisi yüz yogası, bilinçsiz yüz ifadelerinin farkına varılmasını sağlıyor. Yüz yogası egzersizleri; kişinin çalışırken kaşlarını nasıl çattığını, stres altında omuzlarını nasıl sıktığını ve yüzünü nasıl buruşturduğunu fark etmesine olanak tanıyor.
Yüz yogası, düzenli pratikle cildin alt tabakasında yer alan kasları güçlendirebiliyor veya gevşetebiliyor. Bununla beraber öznel sonuçları olsa da uygulayıcılar üzerinde bazı ortak fiziksel yararlar sağlayabiliyor. Diş gıcırdatma problemlerinin azalması ve baş ağrılarının hafiflemesi, bu fiziksel faydaların başında yer alıyor. Ayrıca burun solunumunu teşvik eden bu egzersizler sayesinde uyku kalitesinde de artış gözlenebiliyor. Kas hafızasını yeniden programlayan yüz yogası ile boyun çizgisi sağlamlaşabiliyor. Böylece yüz, daha simetrik bir görünüm kazanabiliyor.
Dr. Elsa Jungman, yüz yogasını “daha sağlıklı bir cilt için stresin ve gerginliğin azaltıldığı öz bakım anı” olarak tanımlıyor. Dr. Jungman, gün boyunca yapılan yüz ifadelerinin bazı kaslarda belirli kalıplara neden olduğuna dikkat çekiyor. Yüz yogası egzersizlerinin bu kalıplar nedenliyle kemikleşen gerginliği serbest bırakabileceğini ifade ediyor.
2018 yılında JAMA Dermatoloji’de yayınlanan bilimsel çalışmanın sonuçları da Dr. Jungman’ı destekliyor. Bu çalışmada yaşları 40 ila 65 arasında değişen katılımcılardan sekiz hafta boyunca günde 30 dakika yüz yogası yapması isteniyor. Çalışma öncesi ve sonrası fotoğraflarıyla desteklenen araştırma, Northwestern Üniversitesi Feinberg Tıp Fakültesi dermatologlarına göre yüz yogasının daha genç bir görünüme katkı sağlayabileceğini ortaya koyuyor. Araştırmanın sonuçlarını özetleyen Dr. Murad Alam, yüz yogasının cildi üç yıla kadar daha genç gösterebileceğini söylüyor. Kolajen üretimindeki artış ve cildin kazandığı esneklik de yüz yogasının faydaları arasında yer alıyor.
Yüz Yogası Hareketleri
Yüz germe hareketleri ile cilde esneklik kazandıran yüz yogası, Fumiko Takatsu’ya göre günde iki kez uygulanabiliyor. Takatsu, sabah uyanınca ve akşam yatmadan önce yüz kaslarını gevşetmeyi öneriyor. Kasları ısıttıktan sonra belirli kaslara odaklanarak beş dakika boyunca yüze egzersiz yapmanın ya da yaptırmanın yeterli olduğunu söylüyor.
Yoga sırasında yüz kaslarının küçük ve hassas olduğunu göz önünde bulundurmak gerekiyor. Bu yüzden Takatsu, yeni başlayanlara daha büyük kaslardan oluşan boyun ve alın bölgesinde çalışmayı tavsiye ediyor. Yüz yogası hareketlerine alışıldıkça göz çevresi gibi hassas noktalardaki kaslar üzerinde çalışmanın kolaylaşacağını da ekliyor.
Yüz Yogası Nasıl Yapılır?
Son dönemlerde özellikle sosyal medyada yüz yogası hareketleri resimli olarak paylaşılıyor. Her ne kadar bu görseller etkili hareketler içerebilse de uzmanlar yüz yogasına yeni başlayacak olanlara basit hareketleri uygulamalarını tavsiye ediyor. Ayrıca yüz yogası egzersizlerinden cildi derinlemesine nemlendirmiş olmak gerekiyor.
1.
Isınma
Kan dolaşımını artıran bu harekette esniyormuş gibi yapılarak ağza “O” şekli veriliyor ve baş yavaşça geriye yaslanıyor. 10 saniye boyunca bakışlar tavana sabitlenirken nefes alınıp veriliyor. Hareket iki kez tekrar ediliyor.
2.
Gözler
Hassas göz altına yönelik bu harekette eller; işaret parmakları, kaşın üstüne ve başparmaklar, burun deliğinin hemen üstüne gelecek şekilde “C” şeklini alıyor. Omuzlar serbestken işaret parmağı sıkıca kaşa bastırılıyor ve göz mümkün olduğunca açılıyor. Bu hareket 30 saniye boyunca iki tekrarla yapılıyor. Hareket süresince alnın hareket etmemesi gerekiyor. Ayrıca gözü kapatmadan önce rahatlatmak için beş defa hafifçe kısmak gerekiyor.
3.
Alın
Egzersize başlamadan önce parmaklar aşağıya doğru ters “V” şeklini alacak şekilde alın bölgesine yerleştiriliyor. 10 saniye boyunca nefes alıp verilirken alın yukarı doğru çekiliyor, çene de hafifçe kaldırılıyor. Bu hareketle alın bölgesindeki gerginlik azaltılıyor.
4.
Boyun
Yüz yağlarını eritmeye ve boyun sarkmalarına yönelik yapılan bu hareketle çene hattı da çalıştırılıyor. Öpücük hareketi olarak bilinen bu pozda dudaklar uzatılarak karşıya uzun bir öpücük gönderiliyor. Yer çekiminin etkisini azaltmak için burundan derin bir nefes alınırken boyun geriye atılıyor ve öpücük bu kez havaya gönderiliyor. Hareket en az 10 kez tekrarlanıyor.
5.
Ağız ve Çevresi
Yanak çizgileri ve cilt sarkmasına yönelik egzersizde dişler saklanarak dudaklar yuvarlatılıyor. Dudaklar “O” şeklindeyken dişler gösterilmeden genişçe en az 6 defa gülümsemeye çalışmak gerekiyor. Son adımda işaret parmağı çeneye yerleştiriliyor. Baş hafifçe geriye giderken çene, aşağı yukarı hareket ettiriliyor. Bu son adım, iki kez tekrarlanıyor.
6.
Kaşlar
Botoks olarak bilinen bu harekette önce işaret parmakları kaşların bitimine yerleştiriliyor. Ardından başparmaklar elmacık kemiklerinin üzerine konuluyor. Omuz rahat, sırt düz pozisyondayken derin bir nefes alınıyor. Bu sırada yüz kasları; işaret parmaklarıyla yukarı, başparmaklarla aşağıya doğru itiliyor. Özelikle düşük göz kapaklarına ve kazayaklarına yönelik olan bu hareket, üç kez tekrarlanıyor.
7.
Dudaklar
Kolajen kaybının artmasıyla dudaklar zamanla incelebiliyor. Bu hareket, dudak bariyerini uyararak dolgunluğun artmasını sağlayabiliyor. Bu harekette işaret parmakları ağız köşelerine yerleştiriliyor. Ağız, eşit açıklıktayken ön dişler görünecek biçimde gülümseniyor. Ardından yuvarlatılarak dışarı çıkarılan dil, yavaşça bir sağa bir sola doğru hareket ettiriliyor. Bu hareket, 30 saniyelik iki tekrarla yapılıyor.
Siz de sağlıklı yaşam alışkanlıklarınıza yüz yogasını dahil ederek etkili bir öz bakım rutini oluşturabilirsiniz. Bu noktada yoganın süresini ihtiyaçlarınıza göre kişiselleştirebileceğinizi unutmamalısınız. Yine de genel bir örnek vermek gerekirse yüz yogasına her gün bir dakikalık egzersizlerle başlayabilir; yavaş yavaş bu süreyi önce 10 dakikaya, sonra 20 dakikaya kadar çıkarabilirsiniz. Her gün 20 dakika boyunca yüz yogası yaparak daha canlı ve genç bir görünüme kavuşabilirsiniz.
