Size evrenin mikro ölçekteki bir örneği olduğunuzu söylesek ne derdiniz? Evren üzerinde var olan her şey; pancha mahabhuta’dan, yani 5 elementin bir araya gelmesinden oluşuyor. Dolayısıyla çevrede görebildiğimiz ve göremediğimiz her şey bu 5 elementin farklı kombinasyonlarından ve farklı oranlarından meydana geliyor. Bu sebeple “Yaşam Bilimi” olarak adlandırılan Ayurveda‘ya göre elementler, hayatımızdaki denge ve dengesizliğin temelini oluşturuyor. Peki, hayatımızdaki her bir noktaya etki eden pancha mahabhuta ne demek?
Pancha Mahabhuta Nedir?
Ayurveda’da “5 element” anlamına gelen pancha mahabhuta, üç kelimenin birleşiminden oluşuyor: Pancha (beş), maha (büyük) ve bhuta (var olan). Ayurveda inancına göre yaradılıştaki her şeyden sorumlu olan elementler, insan vücudu (mikrokozmos) da dahil olmak üzere tüm evrenin (makrokozmos) temelini oluşturuyor. Bu elementler; akasha (boşluk), vayu (hava), tejas (ateş), apas (su) ve pritvi (toprak) olarak sıralanıyor.
Pancha mahabhuta’ya göre her insan, belirli bir element dengesi ile doğuyor. Bu denge ya da dengesizlik hali ise bizi biz yapan durumları yaratıyor.
Ayurvedikler, pancha mahabhuta’ları bünye tipi olarak da adlandırılan üç dosha’ya ayırıyor: Vata (akasha ve vayu), pitta (tejas ve apas) ve kapha (apas ve pritvi). Bu üç dosha, insan vücudundaki elementleri temsil ediyor. Pancha mahabhuta ise vücudumuzda parmaklarımızla ilişkilendiriliyor. Bu sebeple Ayurvedikler element dengesini sağlayabilmek için mudraları (el hareketleri) kullanıyor.
Pancha Mahabhuta’lar

Akasha
Akasha (boşluk) ilk pancha mahabhuta elementi. Evrendeki boşluğu temsil eden element, her şeyi içinde barındırıyor. Evredeki tüm boşluklar gibi vücudumuzdaki boşluklardan da akasha sorumlu oluyor. Akasha; her şeyin aktığı, sesin yayıldığı alan olarak tanımlanıyor. Ses, akasha’da hareket ediyor ve titreşimle dolarak duyulabilir hale geliyor. Akasha her şeyin içinde bulunuyor ve ruhla aramızda bağlantı oluşturuyor.
Bu element, yaşam için gerekli olan boş alanı da yaratıyor. Nefes alabilmek ve rahatlayabilmek için akasha’nın boşluğuna ihtiyaç duyuluyor. Element, akışın içinde kişiye alan tanıyarak tıpkı bir embriyo gibi büyümesini sağlıyor.
Akasha, yaşanılan yoğun duygular nedeniyle dengesizleşebiliyor. Eğer vücut akasha dengesini yitirmeye başlarsa organların ve vücudun yapısında bozulmalar meydana geliyor. Duygusal ve ruhsal anlamda ise inançsızlık, sezgiden uzaklaşma ve diğer elementlerle senkronize olamama gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor. Akasha’yı dengeleyebilmek içinse meditasyondan ve savasana pozundan yararlanılabiliyor.
Akasha, kendini soğuk kış mevsiminde gösteriyor. Visshudha (boğaz) çakrası, etkilerini akasha elementinde ortaya koyuyor. Elementin duyu organı kulaklar, elde ilişkilendirildiği nokta başparmak, dosha’sı vata, mantrası ise ham sesi olarak karşımıza çıkıyor.
Vayu
Vayu (hava) ikinci pancha mahabhuta elementi. Vayu’dan önce akasha vardı, boşluktaki titreşimler sese dönüşerek hava elementini oluşturdu.
Ayurveda inanışında vayu elementi, hareketi ve kinetik enerjiyi temsil ediyor. Hava, kan dolaşımı ve nefes gibi hareket biçimlerinin temsili olduğu için vücut vayu sayesinde hareket halinde kalıyor.
Uzun süren çalışma saatleri, masa başı çalışmak ve işlenmiş gıdalar tüketmek, vayu elementinin dengesinin bozulmasına neden olabiliyor. Vücut vayu dengesini yitirmeye başladığı zaman motivasyon düşüklüğü, kararsızlık ve endişe gibi duygular ortaya çıkıyor. Fiziksel olarak güçsüzlük ve halsizlik gibi durumlar yaşanabiliyor. Yaşanan bu olumsuzlukların etkileri; kan dolaşımı sistemi, sinir sistemi, sindirim sistemi ve eklem bölgelerinde yoğun olarak hissediliyor. Elementi dengelemek içinse pranayama nefes egzersizleri ve bhujangasana ile ustrasana gibi asana pozisyonları uygulanabiliyor.
Vayu, kendini sonbahar ve kış mevsimlerinde gösteriyor. Anahata (kalp) çakra, etkilerini vayu elementinde ortaya koyuyor. Elementin duyu organı deri, elde ilişkilendirildiği nokta işaret parmağı, dosha’sı vata, mantrası ise yam sesi olarak karşımıza çıkıyor.
Tejas
Tejas (ateş) üçüncü pancha mahabhuta elementi. Tejas, “bir şeyleri yeni bir şeylere dönüştüren element” olarak karşımıza çıkıyor. Tejas elementi; yaratıcılık, tutku, kıskançlık, öfke ve hırs gibi duyguların açığa çıkmasında etkili oluyor.
Bu element, fikirleri dönüştürüyor ve düşüncelerin sindirilmesini sağlıyor. Tejas elementi, bedenimizde sindirim sistemine etki ediyor.
Vücutta tejas dengesi bozulduğunda duygu durumlarında değişiklikler yaşanıyor. Kişi kendini baskı altında kalmış ve belirli sınırlar içinde yaşamak zorunda gibi hissediyorsa bu duygular, elementin fazla olduğu anlamına gelebiliyor. Böyle bir durum gerçekleştiğinde element dengesini yitiren kişi, kendini gücün merkezi sanarak ezici bir karaktere dönüşebiliyor. Element azalmaya başladığında ise dengesizlik, depresyona yatkınlık ve öğrenmeye kapalılık gibi durumlar ortaya çıkabiliyor. Tejas’ın azalması, zihnen ve bedenen tembellik yaratmaya başlıyor. Metabolizma yavaşlıyor, vücut sıcaklığı dengesizleşiyor ve öğrenme güçleşiyor. Elementi dengelemek için kapalabhati nefesi ve denge pozları uygulanabiliyor.
Tejas elementi, etkilerini manipura (karın) çakrada ortaya koyuyor. Elementin duyu organı dil, elde ilişkilendirildiği nokta yüzük parmağı, dosha’sı pitta, mantrası ise vam sesi olarak karşımıza çıkıyor.
Apas
Apas (su) dördüncü pancha mahabhuta elementi. Aynı zamanda dokunup tadabileceğimiz ilk element. Vücudumuzdaki tüm sıvıların sorumluluğu, apas elementinde bulunuyor.
Apas elementi kişiyi sakinleştiriyor, uyum sağlamasına ve bağ kurmasına yardımcı oluyor. Esneklik, duygusallık, tazelik, akışa kapılma, yaratıcılık ve cinsellik gibi durumları ön plana çıkarıyor.
Strese ve belirsizliğe maruz kalmak, tatlı ve tuzlu gıdaları aşırı miktarda tüketmek; apas elementinin dengesini bozuyor. Apas’ın dengesi bozulmaya başladığında kilo alma veya kilo kaybı, sindirim sorunları, halsizlik, vücutta gerginlik, saç ve cilt kuruluğu gibi durumlar görülebiliyor. Korkular artıyor, yaratıcılık köreliyor, düşünceler katılaşıyor ve sabit fikirlilik ortaya çıkıyor. Artan veya azalan su elementini dengelemek için titili asana veya baddha konasana olarak adlandırılan asana pozları uygulanabiliyor. Ayrıca ortaya çıkan olumsuz duygularla yüzleşmek de etkili bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor.
Svadisthana (sakral) çakra, etkilerini apas elementinde ortaya koyuyor. Elementin etkileri yoğun olarak kalçalarda, üreme bölgesinde ve böbreklerde hissediliyor. Duyu organı dil, elde ilişkilendirildiği nokta işaret parmağı, dosha’sı kapha, mantrası ise vam sesi olarak karşımıza çıkıyor.
Pritvi
Pritvi (toprak) beşinci pancha mahabhuta elementi. En ağır element olan pritvi, evrenin katı bileşenlerini oluşturuyor. Katı, sert, sabit ve yoğun olan bu element; vücudumuzda da kemik, kas gibi katı bölgeleri temsil ediyor. Köklenmeyi ve bağlanmayı temsil eden pritvi elementinde destekleyicilik, güvenilirlik ve şefkat gibi duygular ortaya çıkıyor.
Pritvi elementinin artmasına veya azalmasına sebep olan yiyeceklerin tüketimi ile aktivitelerin yapılması, dengenin bozulmasına yol açıyor. Element dengesizleştiğinde tahammülsüzlük, depresyon, yorgunluk ve iştahsızlık gibi durumlar görülebiliyor. Mevsim sebzelerine ve meyvelerine yönelmek, özellikle köklü sebzeleri tercih etmek; pritvi elementini dengelemeye yardımcı oluyor. Kapalabhati nefes tekniğini ve padma sadhana yoga pratiğini uygulamak da element dengesini sağlamaya katkıda bulunuyor.
Muladhara (kök) çakra, etkilerini pritvi elementinde ortaya koyuyor. Duyu organı dil, elde ilişkilendirildiği nokta serçe parmak, dosha’sı kapha, mantrası ise lam sesi olarak karşımıza çıkıyor.