İyi ve sağlıklı olmanın bedenin sadece maddesel varlığıyla ilgili olmayabileceğini düşündünüz mü hiç? Evet, bu, çok yeni bir düşünce değil. Hatta binlerce yıllık bir geçmişi var. Ayurvedik prensipler üzerine şekillenen ve bedenin bilinçten oluştuğuna inanılan Doğu tıbbında şifa, binlerce yıldır zihnin derinliklerinde aranıyor. Üstelik bilinçsel tıp tekniklerinin olumlu sonuçlar verdiğine dair çok sayıda örnek, modern tıbbın da gündeminde. Amerika Ayurvedik Tıp Birliği’nin Kurucu Başkanı Deepak Chopra, “Kuantum İyileşme” adlı kitabında “İyileşme canlı, karmaşık ve kutsal bir şeydir.” diyor. Chopra’nın her bedenin kendi zihninin olduğunu anlattığı kitabında bahsettiği kuantum düşünce tekniğine dair birçok sorunun cevabını bu içeriğimizde bulabilirsiniz.
Kuantum Düşünce Nedir?
Kuantum düşünce tekniğinin temelinde hayatı nasıl algıladığımız fikri yatar. Herhangi bir konuda olumsuz düşünceler geliştirmeye başladığımızda o konuya dair yapabileceklerimiz kısıtlanır. Gelecekten korkmaya başlarsak yarına endişeyle yaklaşır, uzun vadeli planlar yapmamaya çalışırız. Bu da geleceğe dair ufkumuzu daraltır, olabilecek iyi şeylerin ihtimalini zedeler. Umutla ve cesurca hareket ettiğimizde önümüzde çok daha fazla olasılık belirir, daha fazla seçenek sunan bir gelecek ihtimali doğar. Yaşama nasıl yaklaşacağımız ise kontrol becerimizi ne kadar geliştirdiğimizle ilgili. Zihnimiz üzerinde kontrol sahibi olup onu doğru kullanabildiğimizde yaşamımız bambaşka bir yola girebilir.
Yani kuantum düşünce yöntemi, “Düşüncelerini değiştir, hayatın değişsin!” mottosuyla açıklanabilir.
Aldığı “Sadece bir yaşamın içerisinde bu kadar şeyi nasıl başarabildiniz?” sorusuna “Çünkü kimse yapamayacağımı söylemedi.” cevabını veren ünlü yazar ve kişisel gelişim uzmanı James J. Mapes de başardıklarını kuantum düşünce yöntemi sayesinde kontrol becerilerinin gelişimine bağlıyor. Nasıl hissettiğimiz, nasıl düşündüğümüz, hayata nasıl baktığımız ve onu nasıl algıladığımız noktalarında kontrol sahibi olduğumuzda yaşam kalitemizin her açıdan daha yüksek olacağını söylüyor. “Kuantum Düşünce Yöntemi” adlı kitabındaki “Geleceğe ne kadar çok inanır ve umut ederseniz endişeniz o kadar azalacak, hareketleriniz verimli ve ilişkileriniz sevgi dolu olacaktır. Gördüğünüz alternatif yolların sayısı, yaptığınız seçimlerle ve hareketlerinizle doğrudan ilişkilidir. Seçimlerinizin kalitesi, vizyonunuzun berraklığına ve geleceği etkileyebileceğinize olan inancınıza göre şekillenir.” cümleleri, bu tekniğin özeti sayılabilir.
Kuantum Düşünce ile Neler Yapılabilir?
Kuantum düşüncesiyle ortaya çıkan enerji, evrendeki tüm akışı değiştirebilir. “Kuantum enerjisi nedir?” diyecek olursanız bu kavram, fizikte bir atomdan yayılan en küçük ışıma enerjisini tanımlar ama bu enerji o kadar güçlüdür ki ani bir sıçramayla maddeyi tamamen değiştirebilir.
Zihinsel açıdan baktığımızda ise kuantum düşünce enerjisinin de yine aynı güçte ve dönüştürücü etkide olduğunu kabul etmemiz gerekir. Kuantum düşünceyle hayatın size daha fazla olasılık sunmasını, önünüzde daha fazla kapı açmasını sağlayabilir ve olabilecek en iyi yaşamı daha mümkün hâle getirebilirsiniz. Herhangi bir olasılığa inanmadığınızda ona açılan kapıları kaçırabilirsiniz ama olumlu düşünüp hayal ettiğinizde yaşamınızı o olasılık için daha davetkâr hâle getirirsiniz. Hayatınıza neyi çağırırsanız onu yaşarsınız.
Kuantum düşünce yöntemini uygulamak, zihinsel farkındalığınızın artması anlamına da gelebilir. Bu sayede kendinizi ve içinde yaşadığınız dünyayı daha iyi tanıyabilir, evrenin işleyişi hakkında daha önce hiç fark etmediğiniz sırları keşfedebilirsiniz. Hayal ettiklerinize inanarak onlara doğru ve emin adımlarla yürümek, yaşam enerjinizin düzenlenmesine de yardımcı olabilir. Hayata daha pozitif bakabilir, kendinizle ve çevrenizle daha barışık hissedebilirsiniz.
Kuantum Düşünce Nasıl Uygulanır?
Bu konuda yeni bilgiler edindikçe aklınızda “Kuantum düşünce tekniğini nasıl öğrenebiliriz, kuantum uygulaması nasıl yapılır?” gibi sorular belirebilir. Kuantum düşünce tekniğini hayatınıza basit adımlarla uygulayabilirsiniz. Bunun için öncelikle yaşadığınız her şeyin algı ve düşünce biçiminizin birer sonucu olduğunu kabul etmelisiniz. Hep düşündüğünüz gibi düşünmeye ve hayata hep aynı pencereden bakmaya devam ederseniz aldığınız sonuçlar da hep aynı olur. Peki, değişime nereden başlayacaksınız?
Kuantum Düşünce Yönteminin Temelleri
James J. Mapes, “Kuantum Düşünce Yöntemi” isimli kitabında bu tekniğin temelindeki üç gereklilikten bahsediyor: devamlı öğrenme, yaratıcı düşünce ve değişimle başa çıkma. Bilinmeyen her şey, bizi bambaşka bir deneyimden alıkoyar. Oysa öğrenme arzusu, tüm bu deneyimlerle aramızdaki duvarları yıkmak için yeterli. Sonsuz merak duygusuyla her an sorgulamak, karşılaştığımız her problemi hep aynı heyecanla çözmek; kişisel vizyonumuzu ve yaratıcı düşünce becerilerimizi de güçlendirir. Zihnimizi yeni olasılıkları görmeye ve yakalamaya hazır hâle getirir. Böylece hayata daha geniş pencerelerden bakabilir, daracık algılardan kurtulabiliriz.
Yaşamın kanunu olan değişim de böyle belirginleşir. Çoğu zaman zor ve sancılı olan değişim sürecinde kaybetme korkusu yaşayabilir, sıkı sıkıya bağlı olduğumuz alışkanlıklarımızı ve yaşama biçimimizi korumak isteyebiliriz ancak tüm bunlar, aslında değişimin gerekliliğine de işaret eder. Yaşam sürekli akarken bir dal parçasına tutunup orada beklemek, bizi yaşamın gerisinde bırakır. Oysa kendimiz ve yaşamımızla ilgili farkındalık geliştirip nazik ve küçük adımlar atarak değişime ayak uydurabiliriz. Başlarken kendinizle bir anlaşma yapın ve hayatınıza kattığınız her yeniliği kutlayın.
Kuantum Düşünce Yönteminin 14 Noktası
Kuantum düşünce tekniğinin üzerinde şekillendiği 3 temel gereklilik dışında, uygulanma aşamasında önem taşıyan 14 önemli noktası daha var. Bu 14 nokta, tıpkı fizikteki kuantum sıçraması gibi zihinsel anlamda da kuantum atılımı yapabilmenin basamaklarıdır. Uygularken dilediğiniz gibi önceliklendirebilirsiniz ama tamamını, birbiriyle uyum içerisinde gerçekleştirmeniz gerekir.
1. Dikkatinizi Verin: Hayatınızdaki tüm olay ve durumların farkında olmak, onları dikkatlice izleyip anlamaya çalışmak; yaşamı kaçırma riskinizi azaltabilir. Ayrıca iletişim becerilerinizi ve ilişkilerinizi de güçlendirebilir.
2. Korkuyu Güce Dönüştürün: Korkmaktan korkmayın. Korku, kontrol edilebildiğinde sizi daha temkinli ve güçlü kılar. Ondan nasıl etkileneceğinizi ise yine siz seçersiniz.
3. Bir Vizyona Sahip Olun: Kişisel değerlerinizi belirleyin ve sizi daha iyiye taşıyacak geleceğe dair hayaller kurun. Yarın için amaçlarınızın ve planlarınızın olması, daha kararlı yaşamanıza yardım edebilir.
4. Hedeflerinizi Büyütün: Hâlihazırda ulaştıklarınızı yeterli bulmanız sizi kısıtlayabilir. Geleceği düşünürken kendiniz için daha iyi olanı istemekten çekinmeyin.
5. Esnek Olun: Değişimin bazen korkutucu olabileceğini biliyoruz tabii ki ama hayat, kurallarla dolu bir çembere sıkışamayacağınız kadar hızlı. İlerleyebilmek için o çemberi olabildiğince esnetmeniz, hatta bazen kırmanız gerekebilir.
6. Sadık Olun: Güçlü bir atılım istiyorsanız sonucunu görene kadar denemeniz gerekir.
7. İzin Verin: Kendinizi duygusal, zihinsel ve bedensel anlamda özgür hissedebilmek için bazen derin bir nefes alıp geçmişi, düşüncelerinizi, hislerinizi serbest bırakabilmelisiniz. Bu, size daha geniş bir alan sağlayabilir ve potansiyelinizi ortaya koymanıza imkân tanıyabilir.
8. Bütünle İletişim Hâlinde Olun: Doğadaki canlı ya da cansız her şey, aynı bütünün bir parçası. Bu bütünle nasıl iletişim kuracağınıza karar vermeli ve bunun sorumluluğunu alabilmelisiniz.
9. Ortaklık Yaratın: İlişkiler kurmak ve paylaşmak, sizi olduğunuzdan daha güçlü yapabilir. Bir aileye, dostluğa, topluma ait olduğunuzda ise birlikte yapabileceklerinizden daha fazlası bile mümkün hâle gelebilir.
10. Eğlenin: Öğrenirken, üretirken, değişime uyum sağlamaya çalışırken tüm bunlardan keyif alın.
11. Risk alın: Hedefler koymak, adımlar atmak, değişimi arzulamak her zaman riskli olabilir. Ancak size, en güvenli yollardan yürüdüğünüzde alacağınız verimden daha fazlasını sunar.
12. Güvenin: Yola çıktığınızda kendinize ve yakınınızdaki insanlara güvenin. İnanmak, sizi sonuca götürecek en doğru araç olabilir.
13. Sevin: Umutla, cesaretle, güven hissiyle dolmak için dünyaya sevgiyle bakın. Yaşamı, insanları, doğayı sevin. Böylece olumsuz enerjilerden de korunabilirsiniz.
14. Destekleyin: Yakınınızdaki insanları destekleyin ve onlardan destek almayı önemseyin. Bu sayede risk almak, yaratıcı fikirler üretmek, sonucu görmek sizin için daha kolay olabilir.
Kuantum düşünceyi hayatınıza uyarlarken bir temel oluşturmak ve bu 14 maddeyi gerçekleştirmek, biraz zaman ve çaba isteyebilir. Bunu yapabilecek güce, cesarete ve desteğe sahip olduğunuzu unutmayın.
Kuantum Terapisi Nedir?
Kuantum terapi ya da kuantum şifa enerjisi, Doğu’nun geleneksel bilinçsel tıp tekniklerinden ilham alarak geliştirilmişse de aslında çok eski kavramlar değil. Temelde beden, ruh ve zihin sağlığının bütünselliği ve yaşam enerjisinin bu bütünle karşılıklı bir etkileşim hâlinde olduğu fikrine dayanır. Bu açıdan bize Ayurvedik tıbbı çağrıştırabilir. Yaşam enerjimize (prana’ya) odaklanıp onu yükseltebilirsek bir kuantum şifa enerjisi oluşturacağımızı ve böylece bedenin kendini iyileştirmedeki yeteneğini de açığa çıkaracağımızı söyler.
Kuantum terapi ve şifa enerjileri; sağlık sorunlarının kendisini değil, altında yatan sebepleri hedef alır. Hastalığa zemin hazırlayan sebepler ortadan kaldırıldığında bedenin kendini iyileştirmesi için bir alan yaratılır ve böylece benliğin yaşam enerjisi, güçlü bir şifa enerjisine dönüştürülür. O sebepleri bulmak içinse Chopra’nın “Her bedenin kendi zihni vardır.” cümlesinde vurguladığı zihinsel gücü kullanır.
Peki, kuantum terapi nasıl uygulanır? Bu terapi yöntemi; kuantum dokunuş teknikleri, nefes egzersizleri ve farkındalık meditasyonu uygulamalarından faydalanır. Uygulamalarla bedene ve zihne ulaşır; yaşam enerjisinin dengesini bozan, bütünsel sağlığı etkileyen sorunları fark etmelerini sağlar. Ardından yaşam enerjisi yükselerek güçlü bir şifa enerjisi oluşturur. Oluşan bu kuantum şifa enerjisi, sağlık sorununun temelindeki olumsuzlukları ortadan kaldırır ve iyileşmeyi başlatır.
Dilerseniz Spotify ve YouTube üzerinden paylaştığımız “Dr. Neslihan İskit ile Farkındalık Meditasyonu” isimli kayıtlarımızı dinleyerek meditasyonunuzu rehber eşliğinde de yapabilirsiniz.
Evrenin işleyişi ve insan zihninin neler yapabileceği konuları hâlâ derin sırlar içerir. Kuantum terapi ve düşünce tekniğiyle siz de bu gizemin bir parçası olabilir ve hem var oluş bilmecesinde bir keşfe çıkabilir hem potansiyelinizin size sunacaklarını yakalayabilirsiniz.
